''6 yıllık evliyim. Gebelik ve doğum sürecinden sonra eşime karşı isteksizlik, ilgisizlik başladı. Son 1 yıldır görevmiş gibi ilişkiye giriyorum. Hiç isteğim kalmadı. Bu durum beni çok üzüyor. Eski günlerdeki gibi isteğimin olmasını çok arzuluyorum...'' diyor bir danışanımız.
Partnerler arasında yanlış anlamalara ve ciddi çatışmalara yol açan en önemli faktörlerden biri eşlerin cinsel istek düzeylerinin birbirlerinden belirgin olarak farklı olmasıdır. Doyurucu cinsel ilişki için öncelikle kişinin kendi içinde bir istek duyması ve bu isteğini bir partnere yöneltmesi gerekir. Fakat bu süreç içinde kişinin mizacı ve iç dünyasıyla ilgili psikolojik etkenler, bedensel durumla ilgili biyolojik etkenler, bizi kuşatan ve içinde yaşadığımız çevresel ve kültürel etkenler belirleyici rol oynar.
Cinsel isteksizlik sorununun tanımlanması bu konuyla ilgilenen uzmanlar arasında fikir ayrılıklarına yol açmıştır. Cinsel isteği tanımlarken, kişinin partneriyle ilgili düşünce ve hisleri, inançları, sosyal durumu, yaşı, mesleği, cinsellikle ilgili kültürel normları, özgüven derecesi, cinsellikle ilgili önceki deneyimlerin olumlu olması, uygun bir cinsel eşle olması, cinsellik dışındaki alanlarda da iyi bir ilişkinin olması, cinsel isteğin yoğunluğu ve sıklığı gibi birçok kriteri göz önüne almak gerekmektedir. Bu nedenle cinsel isteğin objektif kriterlerini belirlemek oldukça güçtür.
Cinsel istek nedir?
Cinsel istek, insanın ilgi duyduğu kişiyle bir olma, bütünleşme, beden aracılığıyla ruhsal tatmine ulaşma arzusudur. Potansiyel bir cinsel partnere yönelik dikkatin olması, yazılı veya görsel erotik materyallere karşı ilgi duyma, cinsel içerikli rüyalar veya fanteziler kurma, cinsel etkinlikle ilgili arzuların farkında olma cinsel istek işaretleridir. Bir partnerle cinsel ilişkiye girmeyi istemek cinselliğin azalmasına ilişkin hayal kırıklığını da kapsamaktadır. Görme, koklama, işitme, dokunma, tatma duyuları, düşünce ve duygular cinsel isteği tetikler, besler.
Cinsel isteksizlik nedir?
Azalmış cinsel istek, yeterli cinsel uyarı olmasına rağmen cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması veya hiç olmaması, cinsel arzu duyulmaması durumudur. Halk arasında "frijidite" ya da "cinsel soğukluk" olarak da adlandırılmaktadır.
Cinsel isteksizliğin tipleri nelerdir?
Cinsel isteksizlik ne sıklıkla görülür?
Cinsel isteksizlik, kadınlarda erkeklerden daha fazla görülür. Cinsel isteksizlik kadınların ortalama %33'ünde görülür. Kadının yaşı ilerledikçe cinsel isteksizlik oranı da artmaktadır.
Cinsel soğukluğun nedenleri nelerdir?
Fiziksel Faktörler
Psikolojik Faktörler
Cinsel isteksizlik nedenlerine baktığımızda sorunların erkek, kadın ve çevre kaynaklı olduğunu görebiliriz. Kadınların yaklaşık %1’i gerçekten fiziksel bir sorun yaşar. Geri kalan %99'luk kesimin sorunu tamamen psikolojiktir.
Cinsel isteksizlik tedavisi nasıldır?
Tedavi, cinsel isteksizliğe neden olan faktörlerin belirlenmesinden sonra başlar. Tedavi, eşler arasında bir uyum oluşturulmasını ve aralarındaki bozulan iletişimin yeniden düzenlenmesini amaçlar. Eğer eşlerden birinde belirgin düzeyde cinsel istek azlığı varsa istek düzeyini arttırmaya çalışmak gerekir. Bazen de eşlerden birinde aşırı isteklilik olur. Dengeyi sağlamak açısından bu istek ve talepleri azaltmak gerekebilir. Bu nedenle hastalar tedaviye "çift" olarak kabul edilmelidir. Herhangi bir organik hastalık saptanamamışsa isteksizliğin nedeni psikolojiktir. Bu durumda çiftlerin birlikte psikoterapi alması gerekmektedir. Psikoterapide aşağıdaki uygulamalar tek tek veya bir arada kullanılabilir.
Cinsel İsteksizlik Hakkında Bilinmeyenler